Türk Ceza Kanununda Tanıklık ve Yalan Tanıklık Suçu

iç mekan, insan yüzü, kişi, şahıs, giyim içeren bir resim Açıklama otomatik olarak oluşturuldu

TÜRK CEZA KANUNUNDA TANIKLIK

VE YALAN TANIKLIK SUÇU

Bir suç işlendiğine dair bilgi sahibi olan kişilerin, ceza yargılamasının adaletle sonuçlanması için mahkemede ifade vermesi tanıklıktır.

Tanıklar, genellikle bir çağrı kağıdı ile mahkemeye çağrılırlar. Bu çağrıda gelmemenin sonuçları belirtilir.Mazeretsiz olarak gelmeyen tanıklar, zorla getirilebilir. Belirli durumlarda (örneğin, şüpheli veya sanığın yakınları) tanıklık etmekten çekinme hakkı bulunur. Tanıklar, doğru söyleyeceklerine dair yemin ederler. Kimliği ifşa edilmesi halinde tehlike altında olan tanıklar için özel koruma önlemleri alınabilir.Tanıklar, mahkemeye gelmek için harcadıkları zaman ve para karşılığında tazminat alabilirler.

  • Gerçeği Söyleme Zorunluluğu: Tanıklar, doğruyu söylemekle yükümlüdür. Yalan tanıklık kanunda suç olarak düzenlenmiştir.
  • Gizlilik: Bazı durumlarda (örneğin, devlet sırları) tanıklık gizli olarak yapılır.
  • Koruma: Tehdit altında olan tanıklar için özel koruma önlemleri alınır.

Tanıkların Dinlenmesi

Tanıklar ayrı ayrı ve diğer tanıkların yanında olmadan dinlenir. Gerekirse ses ve görüntü kaydı yapılabilir.

Tanıklar, doğruyu söylemek üzere yemin ederler; bazı durumlarda yeminsiz dinlenebilirler:

  1. Yaş Küçüklüğü: 15 yaşını doldurmamış olanlar.
  2. Ayırt Etme Gücünden Yoksun Olanlar: Yeminin anlam ve önemini kavrayamayanlar.
  3. Suçla İlişkili Olanlar: Suçun faili, suçluyu kayırma, delil gizleme veya değiştirme gibi suçlardan şüpheli, sanık veya hükümlü olanlar.

   Tanık Hakları

Koruma: Tanığın kimliği veya ifadesi, tehlike arz ediyorsa gizli tutulabilir.

Tazminat ve Giderler: Tanıklara, kaybettikleri zaman ve giderleri için tazminat ödenebilir.

Gizli Tanık: Bazı durumlarda, kimliği gizli tutularak tanıklık yapılabilir.

Çocuk Tanıklar: Çocukların tanıklığı, özel bir koruma altında yapılır.

Yabancı Dilde Tanıklık: Tanık Türkçe bilmiyorsa, bir tercüman aracılığıyla ifade verilebilir.

Tanıklık etmekten çekinmek için hangi sebeplerim olabilir?

Türk Ceza Kanunu’na göre aşağıdaki durumlarda tanıklık etmekten çekinebilirsiniz:

  • Kendisi veya Yakınları Aleyhine Tanıklık: Tanık, kendisini veya yakınlarını ceza kovuşturmasına uğratacak sorulardan çekinebilir.
  • Meslek Sebebiyle Çekinme: Avukat, doktor, noter gibi meslek sahipleri, mesleki sırlarını açıklamaktan çekinebilirler.
  • Devlet Sırrı: Devlet sırlarına ilişkin bilgiler, mahkemeye karşı gizli tutulamaz, ancak bu bilgiler özel koşullarda sadece hâkim önünde açıklanabilir.
  • Cumhurbaşkanı Tanıklığı: Cumhurbaşkanı, kendi takdirine bağlı olarak tanıklık yapmaktan çekinebilir.

Bir davada tanık olmam memuriyete/mesleğime zarar verir mi?

Tanıklık olayla ilgili şahit olunan durumu doğru ve açık bir şekilde anlatarak adaletin sağlanmasını sağlamaktır. Olayla ilgili yalan bilgi vermediğiniz, gerçeklere uygun konuştuğunuzda tanık olmanız sebebiyle hakkınızda herhangi bir hukuki sorumluluk doğmayacak, mesleğinize/memuriyetinize bir etkisi olmayacaktır.

Belirli bir durumda tanık olarak çağrılırsam ne yapmalıyım?

Gönderilen çağrı kağıdında hangi mahkemeye, ne zaman ve hangi saatte gitmeniz gerektiği belirtilecektir. Mahkemeye kimlikle gidilmelidir. Tanıklık edilecek olayla ilgili detaylar kağıda not alınabilir.Duruşma salonunda doğruyu söylenileceğine dair yemin ettirilir ve tanıklık başlar. Dava konusu olayla ilgili yöneltilen sorular doğru, açık ve net bir şekilde cevaplanmalıdır.Yalan tanıklık suçtur.

YALAN TANIKLIK SUÇU

Yalan tanıklık, bir soruşturma veya dava sürecinde, gerçeği bildiği halde yalan söylemek veya gerçeği gizlemek suretiyle adaleti yanıltma suçudur.

  • Soruşturma veya Dava: Bir suçla ilgili olarak başlatılmış bir soruşturma veya dava sürecinin olması gerekir.
  • Tanık Dinlemeye Yetkili Kişi veya Kurul Önünde: Yalan beyanın, mahkeme, savcı veya diğer yetkili bir makam önünde yapılması şarttır.
  • Gerçeğe Aykırı Beyan: Tanığın, bildiği halde gerçeği söylememesi veya gerçeği gizlemesi gerekmektedir.

Madde 272: Yalan Tanıklık

Hukuka aykırı bir fiil nedeniyle başlatılan soruşturma kapsamında gerçeğe aykırı tanıklık yapan kişiye 4 aydan 1 yıla kadar hapis cezası verilir.

Mahkeme huzurunda veya kanunen yetkili kişi/kurul önünde gerçeğe aykırı tanıklık yapan kişiye 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası verilir.

3 yıldan fazla hapis cezasını gerektiren suçlar için yalan tanıklık yapan kişiye 2 yıldan 4 yıla kadar hapis cezası verilir.

Yalan tanıklık sonucu aleyhine tanıklıkta bulunulan kişi hakkında beraat veya kovuşturmaya yer olmadığı kararı verilmişse, verilecek ceza yarı oranında artırılır.

Aleyhine tanıklıkta bulunulan kişi gözaltına alınmış veya tutuklanmışsa ve beraat kararı verilmişse, yalan tanıklık yapan kişi ayrıca kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçuna göre sorumlu tutulur.

Aleyhine tanıklık yapılan kişinin ağırlaştırılmış müebbet veya müebbet hapis cezasına mahkûmiyeti halinde, yalan tanıklık yapan kişiye 20 yıldan 30 yıla kadar hapis cezası verilir.

Mahkûmiyetin infazına başlanmışsa, ceza yarısı kadar artırılır.

Hapis cezası dışında adli/idarî yaptırım uygulanmışsa, yalan tanıklık yapan kişiye 3 yıldan 7 yıla kadar hapis cezası verilir.

Şahsi Cezasızlık veya Cezanın Azaltılması

Tanıklığın Kişisel İlişkiler Sebebiyle Yapılması:

Kendisinin veya yakın akrabalarının (üstsoy, altsoy, eş, kardeş) soruşturma ve kovuşturmasına neden olabilecek konularda yalan tanıklık yapılması durumunda ceza indirilebilir veya hiç ceza verilmez.

Tanıklıktan çekinme hakkı olmasına rağmen bu hakkın hatırlatılmadan gerçeğe aykırı tanıklık yapılması durumunda da ceza indirilebilir veya verilmez.

Etkin Pişmanlık

  1. Aleyhine tanıklık yapılan kişi hakkında bir hak kısıtlaması veya yoksunluğu sonucu doğuracak karar verilmeden önce gerçeği söyleyen kişiye ceza verilmez.
  2. Karar verildikten sonra, ancak hükümden önce gerçeği söyleyen kişinin cezası üçte iki ile yarısı arasında indirilebilir.
  3. Mahkûmiyet kararı kesinleşmeden önce gerçeği söyleyen kişinin cezası yarısından üçte birine kadar indirilebilir.

ÖRNEK YARGITAY KARARLARI

8. Ceza Dairesi         2020/10759 E.  ,  2022/16108 K.

’…TCK.nın 272. maddesinde düzenlenen yalan tanıklık suçunun oluşması için; hukuka aykırı bir fiil nedeniyle soruşturma kapsamında tanık dinlemeye yetkili kişi veya kurul önünde gerçeğe aykırı olarak tanıklık yapılması ya da mahkeme veya yemin ettirerek tanık dinlemeye yetkili kişi veya kurul önünde gerçeğe aykırı olarak tanıklık yapılmasının zorunlu bulunması, başka deyişle hukuksal bir uyuşmazlığa konu bir olayla ilgili olarak bilgisini aktaran kişinin yasalar gereği “tanık” sıfatıyla dinlenilmesi gerekli olup, anılan suç, kendisinin katılmadığı olaylara ilişkin bildiklerini tanık dinlemeye yetkili merciler önünde açıklamaya zorunlu olan kimselerin yalan söylemesi veya gerçeği inkar etmesi yahut dinlendiği konudaki bilgilerini az veya çok söylememesi ile gerçekleşir.

Suçun oluşumu için yasa koyucu yalan tanıklığın sadece ceza soruşturma ve kovuşturmalarında gerçekleşmesini aramamış, hukuk davalarında veya idari soruşturma yapan merciler önünde gerçekleşen yalan tanıklık da suç kapsamında değerlendirilmiş, ancak tanıklık yapılan makamın “mahkeme” veya “yemin ettirmeye yetkili kişi veya kurul” olması ise daha ağır cezayı gerektiren nitelikli hal sayılmıştır.

Somut olayda sanık …’ in, daha önce çalıştığı işyeri olan … ve … … San. Tic. Ltd. Şti. aleyhine iş mahkemelerinde açılan davalarda tanık sıfatıyla dinlendiği, Adana 3. İş Mahkemesi’ nin 2014/585 E. Sayılı dosyasında tanık sıfatıyla alınan ifadesinde özetle “iş yerinde vardiyalı çalışmıyorduk, sadece kağıt üzerinde vardiya vardı” şeklinde beyanda bulunduğu halde, Adana 6.İş Mahkemesi’ nin 2014/391 E. sayılı dosyasında tanık sıfatıyla alınan ifadesinde özetle; “2010 yılı öncesi ve sonrasında iş yerinde iki vardiya vardı, 2010 yılı sonrasında çalışma saatlerimiz bir saat düşürüldü” şeklinde beyanda bulunarak, iki ayrı mahkemede aynı işyeri ve aynı çalışma dönemlerine ilişkin farklı beyanlarda bulunmak suretiyle üzerine atılı yalan tanıklık suçunu işlediği gözetilmeden, sanığın mahkumiyeti yerine, yazılı şekilde beraatine karar verilmesi, Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı …..BOZULMASINA,…. karar verildi.’’

heykel içeren bir resim Açıklama otomatik olarak orta güvenilirlik düzeyiyle oluşturuldu

Yazılı bilgiler güncellenen mevzuatlar çerçevesinde değişebilir, somut olaya göre değerlendirilmesi gereken başkaca koşullar bulunabilir. Değişen koşullar ve davaların kendine özgü durumlarının bulunması sebebiyle hukuki uyuşmazlıklar için profesyonel bir destek alınmasını öneriyoruz. Davanızla ilgili hukuki sürecin yürütülmesi için avukatlık hizmetimize başvurabilirsiniz.

Yazılı bilgiler sebebiyle herhangi bir sorumluluk kabul edilmemektedir.