Vasiyetnamenin Tenfizi (Yerine Getirilmesi)

metin, ofis malzemesi, el yazısı, ofis aleti içeren bir resim Açıklama otomatik olarak oluşturulduVASİYETNAMENİN TENFİZİ (Yerine Getirilmesi)

Vasiyetname yoluyla yapılan kazandırma doğrudan kişinin üzerine geçmez bunun için vasiyetnamenin tenfizi davası açılması gerekir. Murisin ölümü ve vasiyetnamenin sulh hukuk makemesine teslimiyle vasiyetname açılır. Yazımızda öncelikle vasiyetnameye ilişkin bilgilere yer verilecek ardından vasiyetnamenin tenfizine / uygulanmasına dair dava açıklanacaktır

Muris kendi malvarlığı üzerindeki tasarruf hakkını kullanarak mirasçısı olan veya olmayan bir kimseye vasiyetname yoluyla kazandırma yapabilir. Vasiyet, resmî, el yazısı ile veya sözlü olarak yapılabilir.

📜 Resmî Vasiyetname

İki tanık ile birlikte resmî memur tarafından yapılır.Memur sulh hâkimi, noter veya yetkili diğer bir görevli olabilir.

Mirasbırakan, vasiyetnameyi okuduktan sonra iki tanığın huzurunda beyan eder ve tanıklar imzalar. Mirasbırakan okuyamaz veya imzalayamazsa, memur vasiyetnameyi iki tanığın huzurunda mirasbırakana okur ve mirasbırakan beyan eder, tanıklar imzalar.

Resmî vasiyetnameyi düzenleyen memur, vasiyetnameyi saklar.

📝 El Yazılı Vasiyetname

📅 Yıl, ay ve gün gösterilerek mirasbırakanın el yazısıyla yazılıp imzalanmalıdır. Saklanmak üzere yetkili makamlara bırakılabilir.

🗣️ Sözlü Vasiyet

Olağanüstü durumlar nedeniyle resmî veya el yazılı vasiyetname yapamayan mirasbırakan, son arzularını iki tanığa anlatır.

Tanıklardan biri beyanları yazar ve imzalar, belgeyi diğer tanık da imzalar. Alternatif olarak, mahkemeye beyan edilir ve tutanak düzenlenir.

⏳ Mirasbırakan, diğer şekillerde vasiyetname yapma olanağı bulursa, bu tarihten bir ay sonra sözlü vasiyet geçersiz olur.

Madde 596: Vasiyetname, geçerli olup olmadığına bakılmaksızın tesliminden başlayarak bir ay içinde mirasbırakanın yerleşim yeri sulh hâkimi tarafından açılır ve ilgililere okunur.

Bilinen mirasçılar ve diğer ilgililer vasiyetnamenin açılması sırasında diledikleri takdirde hazır bulunmak üzere çağrılır.

Mirasbırakanın sonradan ortaya çıkan vasiyetnameleri için de aynı işlemler yapılır.

Madde 597– Mirasta hak sahibi olanların her birine gideri terekeye ait olmak üzere, vasiyetnamenin kendilerine ilişkin kısımlarının onaylı bir örneği hâkim tarafından tebliğ edilir.

Nerede olduğu bilinmeyenlere vasiyetnamenin kendilerine ilişkin kısımları ilân yolu ile tebliğ olunur.

Vasiyetnamenin açılması, okunması ilgilere tebliğler tamamlanır, ilgililer vasiyetnameye itirazlarını sunabilirler.İitraz yoksa vasiyetnamenin tenfizi yani yerine getirilmesi için mahkeme ilamı alınır.

Vasiyetnamede Bir Miktar Para Vasiyet Edildiyse;

Muris vasiyetnamesinde bir miktar parayı vasiyet olarak bırakabilir. Bu halde yine vasiyetnamenin tenfizi davası açılarak vesiyetnamenin yerine getirilmesi ilamını mahkemeden almak gerekir. Bırakılan para miktarı zaman içinde para birimindeki değişiklikler sebebiyle değer farklılıklarına uğrayabilir. Yargıtay kararlarınada eski TL’nin çeşitli ekonomik göstergeler ve denkleştirici adalet ilkesine göre murisin ölüm tarihindeki değerine ulaşacağı güncelleştirilmesi suretiyle vasiyet alacaklısının alacağının hesaplanması gerektiği belirtilmiştir. (3. HUKUK DAİRESİ 2019/4077 E. , 2020/864 K.)

Vasiyetnamede Gayrimenkul Vasiyet Edildiyse;

Bu halde yine vasiyetnamenin tenfizi davası açılarak vesiyetnamenin yerine getirilmesi ilamını mahkemeden almak gerekir. Tenfiz ile gayrimenkul üzerinde hak kazanan, el atmanın önlenmesi ve ecrimisil vb isteklerde bulunabilir. Mahkemeye, bir takım harçların yatırılması gerekir. Dava açıldıktan sonra yapılacak keşif suretiyle taşınmazın harca esas değeri bilirkişi incelemesi ile tespit edilir ve davacı tarafından bu harç mahkemeye yatırlır. Vasiyetnamenin yerine getirilmesi yönünden mahkemeden ilam alınır. Davalının davatyı kabul aşamasına göre vekalet ücreti ve karar ilam harcında daha az miktara hükmolunur.

“Davalının cevap dilekçesi ile ön inceleme duruşmasından önce davayı kabul ettiğini beyan etmesi nedeni ile davanın görüldüğü mahkemeye göre belirlenecek vekalet ücretinin yarısına hükmolunması gerektiği, yine davalının davayı kabulünün ilk celseden önce sübut bulduğu gözetilerek karar ve ilam harcının üçte birine hükmolunması gerektiği, ayrıca mahkemece, karar ve ilam harcının hesap edilmesi için, vasiyetnameye konu …, Bostancı Mahallesi, pafta:168, ada:695, parsel:4 sayılı taşınmazın 21 nolu bağımsız bölümde keşif icra etmek suretiyle bu taşınmazın da harca esas değerinin bilirkişi incelemesi ile tespit edilmesi gerektiği”nden bahisle bozma kararı verilmiştir.’’ 3. Hukuk Dairesi  20.02.2017 2016/157 E. – 2017/1659 K. 

iç mekan, zemin, kişi, şahıs içeren bir resim Açıklama otomatik olarak oluşturuldu

ÖRNEK YARGITAY KARARLARI

3. HUKUK DAİRESİ 2019/4077 E. , 2020/864 K.

Davacı, 1992 yılında yapılan bir vasiyetnamede kendisine 100.000.000 TL (eski TL) bırakıldığını ve bu miktarın güncellenerek ödenmesini talep etmiştir.

İlk Derece Mahkemesi, mahkeme, paradan altı sıfır atılması nedeniyle vasiyetnamede belirtilen miktarın 100 TL olarak kabul edilmesine ve bu şekilde ödenmesine karar vermiştir.Bölge Adliye Mahkemesi de bu kararı onamıştır.Davacı bu kararı temyiz etmiştir.

Yargıtay Kararı: Yargıtay, enflasyon ve ekonomik koşullar nedeniyle paranın değer kaybettiğini ve murisin vasiyetnameyi düzenlediği tarihte gelecekteki para değişikliklerini öngöremeyeceğini belirtmiştir. Bu nedenle, vasiyetnameye konu paranın güncel değerinin bilirkişi tarafından hesaplanması gerektiğine karar vermiştir:

“…Davacı vekili dava dilekçesinde; vasiyetçi …’nin 18/2/2016 tarihinde vefat ettiğini, geride Kadıköy 8 Noterliğinde 6/11/1992 tarihinde 55734 yevmiye sayılı vasiyetname bırakdığını, düzenleme şeklinde vasiyetname ile 100.000.000 (eski) TL’yi davacıya vasiyet ettiğini, yasal mirasçılar önünde vasiyetnamenin açılıp okunduğunu, itiraz edenin olmadığını paranın da ödenmediğini; vasiyetnamedeki paradan altı sıfır atılması nedeniyle güncellenmesi gerektiğini, uzman bilirkişiler marifeti ile güncelleme yapılarak, vasiyetnamenin tenfizine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar, davanın reddini istemişlerdir. Mahkemece; paradan 6 sıfır atılması nazara alınarak, paranın yeniden güncellenmesi yolundaki talep kabul edilmeyerek,muris …’nin, Kadıköy 8 Noterliğinde 6/11/1992 tarihinde 55734 yevmiye suretiyle yapmış bulunduğu düzenleme şeklindeki vasiyetnamenin tenfizi ile 100.000.000 (eski) TL, (yeni) 100 TL ‘nin davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir…

Ne var ki, davaya konu vasiyetname ile davacıya bırakılan bu paranın ülkemizde seyreden enflasyon karşısında değerini kaybettiği bir gerçekliktir. Öte yandan, murisin, vasiyetname düzenlendiği tarihte, gelecekte paranın altı sıfırının atılacağına ilişkin bir düşüncesinin olamayacağı da dikkate alındığında, vasiyetnamenin düzenlendiği tarihteki belirtilen paranın murisin ölüm tarihindeki değerine güncellenmesi gerekmektedir. O halde, mahkemece yapılması gereken iş, davaya konu 06.11.1992 tarihli vasiyetname ile davacıya bırakılan 100.000.000 (eski) TL, nin çeşitli ekonomik göstergeler ve denkleştirici adalet ilkesine göre murisin ölüm tarihindeki değerine ulaşacağı güncelleştirilmesi suretiyle davacı alacağının hesaplanması için dosyanın bilirkişiye tevdi ile taraf ve yargıtay denetimine açık rapor alınması ve ulaşılacak sonuca göre bir hüküm kurulmasıdır. Bu hususlar da yanılgılı değerlendirme ve eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ:…ilk derece mahkemesi kararının BOZULMASINA…oy birliği ile karar verildi.’’

3. HUKUK DAİRESİ         2014/20728 E.  ,  2017/1701 K.

‘’Dava, çaplı taşınmaza el atmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir.
Davacılar, 648 ada 34 parsel sayılı taşınmazdaki 5 nolu bağımsız bölümün hükmen adlarına tescil edildiğini, davalının haklı ve geçerli bir neden olmaksızın taşınmaza müdahale ettiğini, ihtara rağmen müdahalenin sonlandırılmadığını ileri sürerek elatmanın önlenmesi ile 30.05.1998-30.05.2003 tarihleri arasında 25.042,00TL ecrimisile karar verilmesini istemişlerdir. Davalı, dava konusu taşınmazda paydaş olduğunu, tam pay üzerinden ecrimisil talep edilemeyeceğini, taşınmazın anahtarlarını 08.06.2004 tarihinde noter aracılığıyla teslim ettiğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davalının zilyetliğinin haksız olduğu gerekçesiyle ecrimisil talebinin kısmen kabulüne, meni müdahale talebi yönünden ise konusuz kalan talep hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir…. Ancak davalı tarafından açılan vasiyenamenin tenfizi ve tapu iptal tescil davası sonucunda, … 13. Asliye Hukuk Mahkemesi 22.06.2010 tarih 2009/7 Esas, 2010/281 Karar sayılı kararı ile vasiyetnamenin tenfizine, çekişme konusu taşınmazın ¼ payının iptali ile davalı adına tesciline karar verilmiş, bu karar da 22.09.2011 tarihinde kesinleşmiştir. Bu durumda, 648 ada 34 parsel sayılı taşınmazda bulunan 5 nolu bağımsız bölümde davacılar …, …, … ve davalı …’nun paydaş olduğu dosya kapsamıyla sabittir.

Bilindiği üzere, hukukumuzda mirasın kazanılması 4721 sayılı Türk Medeni kanunun 599.maddesinde “(1)Mirasçılar, mirasbırakanın ölümü ile mirası bir bütün olarak, kanun gereğince kazanırlar…(3)Atanmış mirasçılar da mirası, mirasbırakanın ölümü ile kazanırlar. Yasal mirasçılar, atanmış mirasçılara düşen mirası onlara zilyetlik hükümleri uyarınca teslim etmekle yükümlüdürler.” şeklinde düzenlenmiştir.

Somut olaya gelince; mahkemece her ne kadar çekişme konusu taşınmazın muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal tescil davasının karar tarihi olan 12.12.2001 tarihinden eldeki dava tarihi 02.09.2003 tarihine kadar taşınmazın tamamı üzerinden ecrimisile hükmedilmiş ise de, davalının murisin ölüm tarihi 18.04.1994 tarihinden itibaren taşınmazın ¼ payına sahip olduğu, davacıların ecrimisil talebinin 30.05.1998-30.05.2003 tarihleri arasına ilişkin olduğu anlaşılmakla, davalının taşınmazda paydaş olduğu ve davacıların ecrimisil talep ettikleri dönemler dikkate alınmaksızın hüküm kurulması isabetsizdir.
Hal böyle olunca, davalının mirasbırakanın ölüm tarihi itibariyle mirasçı olduğu gözetilerek ve taleple bağlı kalınmak kaydıyla hüküm kurulması gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere karar verilmesi doğru değildir. Öte yandan, mahkemece; yargılama sırasında 08.06.2014 tarihli noter ihtarnamesi ve emanet tutanağı ile taşınmazın anahtarının teslimi edildiği, davalının taşınmaza müdahalenin sona erdiği gerekçesiyle elatmanın önlenmesi bakımından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 331/1. maddesinde, “Davanın konusuz kalması sebebiyle davanın esası hakkında bir karar verilmesine gerek bulunmayan hallerde, hakim, davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre yargılama giderlerini takdir ve hükmeder” hükmünü içermektedir…açıklanan nedenlerle BOZULMASINA,..karar verildi.;’’

3. HUKUK DAİRESİ         2012/15291 E.  ,  2012/21371 K.

…Dava dilekçesinde vasiyetnamenin murisin iradesine uygun olarak düzeltilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalılar ve dahili davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir…Dava dilekçesiyle; vasiyet eden muris … tarafından 22.04.2004 tarihinde … 8. Noteri’nde 4269 yevmiye numarasıyla düzenlenen vasiyetname ile kendilerine vasiyet olunan … Köyü 199 ve 249 numaralı parsellerin … (…) köyü olarak; … köyü 98 numaralı parselin ise … Köyü olarak düzeltilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vasiyetnamenin açılması davasında bu hususun öne sürülmediğinden bahisle davanın reddini savunmuşlardır.Mahkemece; davanın kabulüyle vasiyetnamede … Köyü 199 ve 249 parsel olarak yazılı parsellerin … (…) Köyü 199 ve 249 parsel olarak, … Köyü 98 parselin ise … Köyü 98 parsel olarak düzeltilmesi yönünde hüküm tesis edilmiş; hüküm davalı vekilince temyiz olunmuştur.

Mahkeme davayı TMK’nun 502/2 maddesi uyarınca vasiyenamenin vasiyet edenin gerçek iradesine uygun olarak düzeltilmesine istemine ilişkindir, şeklinde niteleyerek tapu yazışmalarından … Köyü’nde 199, 249 ve 98 parsellerin bulunmadığı, murisin aynı parsel numaralarında … ve …Köyü’nde taşınmazının bulunduğu, vasiyetname yapılırken önce … Köyü yazıldığı için müteakip 199, 249, 98 parsellerin köy isimlerinin yazılmasının unutulduğu, vasiyet edenin kendisine ait olmayan birtaşınmazı vasiyet etmesinin mümkün olmayacağı gerekçeleriyle davanın kabulüne karar vermiştir.Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının sair temyiz itirazları yerinde değildir.Ancak, davacının isteminin vasiyetnamenin tenfizi davasında dinlenecek ve değerlendirilecek bir husus olması karşısında bu davayı açmakta hukuki yararı bulunmadığı gözeltilmeksizin yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir. Bu itibarla …hükmün …BOZULMASINA…oybirliğiyle karar verildi.’’

Yazılı bilgiler güncellenen mevzuatlar çerçevesinde değişebilir, somut olaya göre değerlendirilmesi gereken başkaca koşullar bulunabilir. Değişen koşullar ve davaların kendine özgü durumlarının bulunması sebebiyle hukuki uyuşmazlıklar için profesyonel bir destek alınmasını öneriyoruz. Davanızla ilgili hukuki sürecin yürütülmesi için avukatlık hizmetimize başvurabilirsiniz.

Yazılı bilgiler sebebiyle herhangi bir sorumluluk kabul edilmemektedir.