
YOKSULLUK NAFAKASI
Yoksulluk nafakası boşanma nedeniyle geçim sıkıntısı çeken tarafın, diğer taraftan mali destek talep etme hakkıdır. Nafaka yükümlüsünün kusuru aranmaz; ancak, yoksulluk nafakası talep eden tarafın kusuru, nafaka miktarını etkileyebilir. Nafaka süresiz olarak talep edilebilir.
Bu nafaka türünün amacı, nafaka talep eden kişinin zorunlu geçim ihtiyaçlarını karşılamaktır.
Ömer Uğur Gençcan: Yoksulluk nafakası, talep eden kişinin zorunlu geçim ihtiyaçlarını karşılamalı, ancak onu yoksulluktan kurtaracak miktarı geçmemelidir.
Mecit Demir: Nafaka yükümlüsünün varlıklı olması, nafakanın miktarını artırmaz. Yoksulluk nafakası, talep edenin sadece zorunlu ihtiyaçlarını karşılayacak düzeyde
Başvuru ve Talep Süreci
Boşanma sırasında veya sonrasında, boşanma kesinleşene kadar talep edilebilir.
Dilekçeler Teatisinde: Karşı tarafın kabulüne bağlı olmadan, nafaka talep edilebilir.
Ön İnceleme Aşamasında: Karşı tarafın katılımı olmadan nafaka talep edilebilir.
Tahkikat Aşamasında: Nafaka talebi, ıslah ve karşı tarafın açık muvafakati ile yapılabilir.
Nafaka Miktarı ve Talep Şartları
Talep edilen miktar açıkça belirtilmeli ve sonradan artırılamaz.Eğer talep edilmişse, daha sonra bu talep geri alınamaz.Anlaşmalı boşanma durumunda, nafaka açıkça talep edilmemişse sonradan istenemez.Boşanma kararında nafaka talebi reddedildiyse, sonradan tekrar talep edilemez. Karar yoksa, 1 yıl içinde talep edilebilir.
Yoksulluk Durumu ve Değerleme
Nafaka talep eden kişinin yoksulluk durumunun kanıtlanması gerekir.Taşınmazın değeri ve kira gelirleri tespit edilmelidir. Gerekirse keşif yapılabilir ve belgeler ile desteklenmelidir (SGK kayıtları vb.).
ÇALIŞAN KİŞİ YOKSULLUK NAFAKASI İSTEYEBİLİR Mİ?
Halihazırda çalışan ve yoksulluğa düşmeyen nafaka isteyemez. Ancak açlışmasına rağmen yoksullluk devam ediyorsa nafaka isteyebilir
“…..Asgari ücretle çalışma yoksulluk nafakası takdirine engel teşkil etmez. Türk Medeni Kanununun 175. maddesi koşulları gerçekleşmiş olup, davacıya uygun miktarda yoksulluk nafakası takdir edilmesi gerekir.” (Y2HD, 30.11.2006, 9483-16717)
İşten “kendi isteği ile” ayrılması nasıl değerlendirilecektir?
‘’…Yoksulluk nafakası (TMK. m. 175) isteyenin “yeterli ve düzenli gelir” getiren bir işi olmasına rağmen işinden kendi iradesi dışında ayrılmak zorunda kalmış ise kendisine yoksulluk nafakası verilmelidir. Aksi halde yoksulluk nafakası verilmemelidir; (GENÇCAN-Boşanma-2, s. 769)…’’ 2. Hukuk Dairesi 2006/18675 E. , 2006/17592 K.’’
Yoksulluk nafakası istenen taraf da yoksul, sakat veya hasta ise ve malvarlığı veya geliri varsa, nafaka talebine hükmedilemez.
Nafakanın Ödenme Biçimi
- Toptan Ödeme: Maddi tazminat ve yoksulluk nafakası tek seferde ödenebilir.
- İrat Biçiminde Ödeme: Duruma göre, maddi tazminat ve yoksulluk nafakası düzenli aralıklarla ödenebilir.
Tarafların mali durumlarının değişmesi durumunda, irat miktarı artırılabilir veya azaltılabilir.Hakkaniyet gerektiren durumlarda, irat miktarında değişiklik yapılabilir. Hakim, istem üzerine, irat biçiminde ödenmesine karar verilen maddi tazminat veya nafakanın gelecekteki yıllardaki ödenme miktarını belirleyebilir. Bu belirleme, tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına göre yapılır.
Nafaka Ödemenin Sonlanması
- Alacaklının Yeniden Evlenmesi: Toptan ödeme olarak belirlenen miktar veya düzenli ödemeler kendiliğinden sona erer.
- Taraflardan Birinin Ölümü: İrat biçiminde ödeme kendiliğinden sona erer.
- Evlenmeksizin Fiilen Evlilik: Alacaklı taraf, fiilen evli gibi yaşıyorsa ödeme mahkeme kararıyla durdurulabilir.
- Yoksulluğun Ortadan Kalkması: Yoksulluk durumu sona ererse, ödeme mahkeme kararıyla kaldırılabilir.
- Haysiyetsiz Yaşam: Alacaklı tarafın haysiyetsiz bir yaşam sürmesi durumunda ödeme mahkeme kararıyla durdurulabilir.

ÖRNEK YARGITAY KARARLARI
2. Hukuk Dairesi 2006/18675 E. , 2006/17592 K.
“…KARŞI OY YAZISI: Davacı kadın tarafından evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle boşanma (TMK. m. 166 f. I) davası açıldığı, evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle boşanma (TMK. m. 166 f. I) kararı verildiği, koşulları oluşmadığından yoksulluk nafakası isteminin reddine karar verildiği ve hükmün davacı kadın tarafından temyiz edildiği konusunda değerli çoğunluk ile aramızda “görüş birliği” vardır. Çekişme nedir?; Davacı kadının bir tekstil firmasında “asgari ücretle” çalışırken 5.6.2005 tarihinde kendi rızası ile işten ayrılması sebebiyle yerel mahkeme tarafından yoksulluk nafakası isteminin reddine karar verilmiştir. Değerli çoğunluk yoksulluk nafakası verilmesi yönünde temyiz davasına rağmen hükmün onanmasına karar vermiştir.Davalı koca ise Astsubay Başçavuş olarak çalışmaktadır.
Davacı kadın asgari ücretli işinden ayrılmayıp “çalışmaya devam” etseydi bile kendisine bu sebeple yoksulluk nafakası verilmeyecek miydi? Yoksulluk nafakasının içerdiği unsurlar dikkate alındığında “asgari ücretin” bu gereksinimleri karşılamaktan uzak olduğu yaşanan gerçekliktir. (HGK kararları: Ömer Uğur GENÇCAN, Boşanma Hukuku, Yetkin Yayınevi, Ankara 2006, Kısaltma: GENÇCAN-Boşanma-2, s. 771-773).Bu sebeple asgari ücretle çalışan kadın bile yoksulluğa düşmektedir. Aslında Dairem bir kadının asgari ücretle çalışmasının bile yoksulluk nafakası takdirine engel teşkil etmeyeceği düşüncesini de sergilememiş değildir; “…..Asgari ücretle çalışma yoksulluk nafakası takdirine engel teşkil etmez. Türk Medeni Kanununun 175. maddesi koşulları gerçekleşmiş olup, davacıya uygun miktarda yoksulluk nafakası takdir edilmesi gerekir.” (Y2HD, 30.11.2006, 9483-16717)
Peki, davacı kadının işten “kendi isteği ile” ayrılması nasıl değerlendirilecektir?
Yoksulluk nafakası (TMK. m. 175) isteyenin “yeterli ve düzenli gelir” getiren bir işi olmasına rağmen işinden kendi iradesi dışında ayrılmak zorunda kalmış ise kendisine yoksulluk nafakası verilmelidir. Aksi halde yoksulluk nafakası verilmemelidir; (GENÇCAN-Boşanma-2, s. 769).
Görüldüğü üzere işten “kendi isteği ile” ayrılma sebebiyle yoksulluk nafakası verilmemesi sadece ““yeterli ve düzenli gelir” getiren bir işi olanlara özgüdür.
Davacı kadın boşanmakla asgari ücretli işinde çalışsaydı bile yoksulluğa düşmüş sayılır. Asgari ücretli işinden kendi isteği ile ayrıldığı da dikkate alınarak/gözetilerek kendisine “uygun miktar” yoksulluk nafakası verilmelidir.Bu sebeplerle değerli çoğunluğun “farklı görüşüne” katılmıyorum’’
2. Hukuk Dairesi 2019/7159 E. , 2019/11244 K.
“…2-Boşanan eş yararına yoksulluk nafakasına hükmedebilmek için, nafaka talep eden eşin boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek olması gerekir (TMK m. 175). Davacı kadın dava dilekçesinde boşanmakla yoksulluğa düşeceğini belirterek nafaka talebinde bulunmuştur. Mahkemece “dava dilekçesinde talep edilmediği” gerekçesiyle hükmün kesinleşmesinin ardından yoksulluk nafakası hükmedilmesine yer olmadığına” karar verilmiş ise de; davacının dava dilekçesinde boşanmakla yoksulluğa düşeceğini belirttiğinden, yoksulluk nafakası talebinde bulunduğu kabul edilmelidir. Davacı kadın hakkında yapılan ekonomik sosyal durum araştırmasında çalışmadığı belirlenmiştir. Tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına göre, davacı kadının boşanma yüzünden yoksulluğa düşeceği açıktır. O halde, davacı kadın yararına geçimi için uygun miktarda yoksulluk nafakası takdiri gerekirken, yazılı şekilde yoksulluk nafakası talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
3-Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre küçüğün ihtiyaçlarına nazaran ortak çocuk …lehine takdir edilen iştirak nafakası miktarı azdır. Mahkemece Türk Medeni Kanunu’nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun nafakaya hükmedilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen 2. ve 3. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA..karar verildi.’’

Yazılı bilgiler güncellenen mevzuatlar çerçevesinde değişebilir, somut olaya göre değerlendirilmesi gereken başkaca koşullar bulunabilir. Değişen koşullar ve davaların kendine özgü durumlarının bulunması sebebiyle hukuki uyuşmazlıklar için profesyonel bir destek alınmasını öneriyoruz. Davanızla ilgili hukuki sürecin yürütülmesi için avukatlık hizmetimize başvurabilirsiniz.
Yazılı bilgiler sebebiyle herhangi bir sorumluluk kabul edilmemektedir.
KAYNAKÇA
AKINTÜRK Turgut / ATEŞ KAHRAMAN Derya, Türk Medeni Hukuku, Aile Hukuku
BURCUOĞLU Halûk ,Boşanmada Kusur Ve Yoksulluk Nafakası İle İlgili Gözlemler
DURAL Mustafa / ÖĞÜZ Tufan / GÜMÜŞ Mustafa Alper, Türk Özel Hukuku, Aile Hukuku,



