Zimmet, İrtikap ve Rüşvet Suçları Kamu Güvenine Karşı İşlenen Suçlar

yayımlama, neşir, neşriyat, metin, kitap, iç mekan içeren bir resim Açıklama otomatik olarak oluşturuldu

 

Zimmet, İrtikap ve Rüşvet Suçları Kamu Güvenine Karşı İşlenen Suçlar

Kamu görevlilerinin yetkilerini kötüye kullanarak kişisel çıkar sağlamasına yönelik suçlar, toplumun temel güvenini sarsan ve devletin etkinliğini azaltan önemli bir sorundur. Bu bağlamda, zimmet, irtikap ve rüşvet suçları, Türk Ceza Kanunu’nda ayrı başlıklar altında düzenlenen ve sıklıkla bir arada anılan suç türleridir. Bu yazımızda aşağıdaki başlıklarla ilgili suçlar ele alınmıştır;

  1. Zimmet
  2. İrtikap
  3. Rüşvet
  4. Denetim Görevini Kötüye Kullanma
  5. Suçların Tabloda Karşılaştırılması
  6. Örnek Yargıtay Kararları

1. ZİMMET SUÇU

‘’Arapça bir sözcük olan zimmet, Türk Dil Kurumu sözlüğünde; “üstünde olan şey”, “kurum ve kuruluşlarda çalışanlara veya para işleri ile uğraşan görevliye imza karşılığı teslim edilen para veya eşya”, “bir kimsenin yasal olmayan yollardan üzerine geçirip ödemeye zorunlu olduğu para” şekillerinde tanımlanmıştır.

Zimmete geçirme ise; “suç konusu mal üzerinde, malikmiş gibi tasarrufta bulunmayı” ifade eder. Bu tasarruflar, suç konusu şeyin mal edinilmesi, amacı dışında kullanılması, tüketilmesi şeklinde oluşabileceği gibi bir başkasına satılması, verilmesi şeklinde de gerçekleşebilir.’’ (Ceza Genel Kurulu         2017/124 E.  ,  2020/36 K.)

‘’Madde 247 

  1. Görevi nedeniyle zilyedliği kendisine devredilmiş olan veya koruma ve gözetimiyle yükümlü olduğu malı kendisinin veya başkasının zimmetine geçiren kamu görevlisi, beş yıldan oniki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
  2. Suçun, zimmetin açığa çıkmamasını sağlamaya yönelik hileli davranışlarla işlenmesi halinde, verilecek ceza yarı oranında artırılır.
  3. Zimmet suçunun, malın geçici bir süre kullanıldıktan sonra iade edilmek üzere işlenmesi halinde, verilecek ceza yarı oranına kadar indirilebilir.’’

Zimmet, bir kamu görevlisinin kendisine emanet edilen veya görevi gereği eline geçen bir malı, parayı veya menfaati, hukuka aykırı olarak kendi malıymış gibi kullanması veya başkasına verme suçudur. Bu suç, kamu malının özel mülke dönüştürülmesi anlamına gelmektedir.

Suçun Nitelikleri:

  • Kamu görevlisi olmak
  • Emanete veya göreve bağlı olarak bir mal veya menfaate sahip olmak
  • Bu mal veya menfaati hukuka aykırı olarak kullanmak veya başkasına vermek

Basit Zimmet-Nitelikli Zimmet

Suçun birinci fıkrada düzenlenen hali basit zimmet ve ikinci fıkrada düzenlenen hali nitelikli zimmet olarak anılmaktadır. Nitelikli zimmet suçundaki hileli davranışların, fiilin ortaya çıkmamasını sağlamaya yönelik ve sonucu gerçekleştirmeye elverişlilikle yoğun ve aldatıcı olması gerekir. Bu hileli davranışlar öyle bir mertebede bulunmalıdır ki, hakiki eylemin ortaya çıkması uzmanlık gerektiren bir takım araştırmaların yapılmasını da gerektirmelidir” (Süheyl Donay, Bankacılık Ceza Hukuku, s.115.)

Zimmet yalnızca TCK’da düzenlenmemiş ayrıca Bankacılık Kanunu’nda da bu suça ilişkin hükme yer verilmiştir.

‘’Madde 160 — Görevi nedeniyle zilyetliği kendisine devredilmiş olan veya koruma ve gözetimiyle yükümlü olduğu para veya para yerine geçen evrak veya senetleri veya diğer malları kendisinin ya da başkasının zimmetine geçiren banka yönetim kurulu başkan ve üyeleri ile diğer mensupları, altı yıldan oniki yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılacakları gibi bankanın uğradığı zararı tazmine mahkûm edilirler.’’

Her iki yasaya göre nitelikli zimmetin oluşması için iki koşul gerekmektedir;

  • Mal edinmenin hile ile işlenmesi,
  • Bu hilenin zimmetin açığa çıkmamasını sağlamaya yönelik ve buna elverişli boyutta olması,
🏛️ Görevli Mahkeme Ağır Ceza Mahkemesi
👥Mağdur Toplum, devlet, fiile konu kişiler
👤Fail Zimmet fiilini KAMU GÖREVLİSİ kişi/kişiler
📜 Konu Görevi nedeniyle zilyedliği kendisine devredilmiş olan veya koruma ve gözetimiyle yükümlü olduğu malın zimmete geçirilmesi
📸 Deliller Yazılı,sesli görsel kanıtlar, tanık, kamera kayıtları, mesajlaşmalar yer alabilir.

2- İRTİKAP SUÇU

İrtikap, bir kamu görevlisinin, görevini yaparken veya yapmamak karşılığında menfaat sağlaması veya sağlanmasını isteme suçudur. Bu suç, kamu görevlisinin tarafsızlığını ve objektifliğini zedeler.

’Madde 250

  1. Görevinin sağladığı nüfuzu kötüye kullanmak suretiyle kendisine veya başkasına yarar sağlanmasına veya bu yolda vaatte bulunulmasına bir kimseyi icbar eden kamu görevlisi, beş yıldan on yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Kamu görevlisinin haksız tutum ve davranışları karşısında, kişinin haklı bir işinin gereği gibi, hiç veya en azından vaktinde görülmeyeceği endişesiyle, kendisini mecbur hissederek, kamu görevlisine veya yönlendireceği kişiye menfaat temin etmiş olması halinde, icbarın varlığı kabul edilir.
  2. Görevinin sağladığı güveni kötüye kullanmak suretiyle gerçekleştirdiği hileli davranışlarla, kendisine veya başkasına yarar sağlanmasına veya bu yolda vaatte bulunulmasına bir kimseyi ikna eden kamu görevlisi, üç yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
  3. İkinci fıkrada tanımlanan suçun kişinin hatasından yararlanarak işlenmiş olması halinde, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.
  4. İrtikap edilen menfaatin değeri ve mağdurun ekonomik durumu göz önünde bulundurularak, yukarıdaki fıkralara göre verilecek ceza yarısına kadar indirilebilir.’’

İcbar suretiyle irtikap suçu;

  • Kamu görevlisi, mağdurun işini yapmamakla tehdit ederek mağduru manevi cebir altında bırakır.
  • Mağdur, bu tehdidin etkisiyle işinin geciktirileceği veya yapılmayacağı endişesine kapılır.
  • Kamu görevlisinin doğrudan bir hileli davranışı bulunmaz; mağduru manevi baskı altında tutar.
  • Mağdur, bu manevi cebir sonucunda haksız olarak talep edilen menfaati kamu görevlisine verir veya vaad eder.
  • Bu durumda mağdur, haklı bir zemindedir.

Örneğin: Bir kurumdaki memur işin yapılması için kendisine para verilmesini aksi taktirde yapmayacağını söyler ve mağdur da bu isteğin haksız olduğunu bildiği halde parayı işin yapılması için verirse icbar suretiyle irtikap oluşur.

İkna Suretiyle İrtikap Suçu:

  • Kamu görevlisi, görevini kötüye kullanarak hileli davranışlarla mağduru kandırır.
🏛️ Görevli Mahkeme İcbar ve İkna: Ağır Ceza Mahkemesi

Hatadan yararlanma: Asliye Ceza Mahkemesi

👥Mağdur Toplum, devlet, fiile konu kişiler
👤Fail İrtikap fiilini KAMU GÖREVLİSİ kişi/kişiler
📜 Konu Görevini yaparken veya yapmamak karşılığında menfaat sağlaması veya istenmesi
📸 Deliller Yazılı,sesli görsel kanıtlar, tanık, kamera kayıtları, mesajlaşmalar yer alabilir.
  • Mağdur, yaptığı ödemenin yasal olduğunu zanneder; yasa dışı bir çıkar sağladığının farkında değildir.
  • Kamu görevlisi, yalan beyanlarla mağduru ikna ederek, çıkar elde eder.
  • Mağdur, bu ikna sonucunda rızası fesada uğrar ve meşru zeminde hareket ettiğine inanır.
  • İkna suretiyle irtikap, mağdura ödememesi gereken bir parayı ödemesi gerektiği izlenimi verilerek gerçekleştirilir.

Örneğin: Bir kurumdaki memur işin yapılması için hileli davranış sergileyip (aslında gerek olmadığı halde) özel bir yazılımın kullanılması gerektiğini ve bunun için de para yüklenmesi gerektiğini söyler ve mağdur da söylenilene inanıp, herkes için bu paranın verilmesi gerektiğini düşünüp de parayı verirse ikna suretiyle irtikap oluşur.

3. RÜŞVET SUÇU

Rüşvet suçu; bir kamu görevlisinin görevinin ifasıyla ilgili bir işi yapması veya yapmaması için, doğrudan veya aracılar vasıtasıyla, kendisine veya göstereceği bir başka kişiye menfaat sağlamasıyla oluşacak ve ayrıca bu suçta her iki tarafın da gayrimeşru zemin içinde bulunmaları gerekecek, taraflar arasında serbest irade ile yapılan anlaşmanın vuku bulduğu anda rüşvet suçu meydana gelecektir. (5. Ceza Dairesi         2018/1590 E.  ,  2021/3706 K.)

Rüşvet suçu, bir kamu görevlisinin görevine aykırı olarak, işini yapmak veya yapmamak karşılığında doğrudan ya da dolaylı olarak menfaat temin etmesidir. Bu suç, sadece kamu görevlisini değil, menfaat sağlayan kişiyi de cezai sorumluluk altına alır. Rüşvet suçu, tarafların anlaşmaya varmasıyla tamamlanır; yani fiilen bir menfaatin sağlanmasına gerek yoktur, anlaşma yapılması yeterlidir.

Rüşvet Suçunun Nitelikleri:

  1. Kamu Görevlisi: Suçu işleyen kişinin kamu görevlisi olması gerekir. Kamu görevlisi, devlete ya da kamuya hizmet eden, bu sıfatla görev yapan kişi olarak tanımlanır.
  2. Menfaat Sağlama: Kamu görevlisi, görevini yapması veya yapmaması karşılığında maddi veya manevi bir menfaat elde eder.
  3. Görevle Bağlantı: Rüşvet konusu menfaat, kamu görevlisinin görevine ilişkin bir işi yapması ya da yapmaması ile bağlantılıdır.
  4. Anlaşma: Rüşvet suçu, kamu görevlisi ile menfaat sağlayan kişi arasında bir anlaşmaya varılması ile tamamlanır. Bu anlaşmanın gerçekleşmesi, rüşvetin tamamlanması için yeterlidir.

Rüşvet Suçunun Cezası:

  • Rüşvet veren ve alan kişi 4 yıldan 12 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
  • Eğer rüşvet talebi ya da teklifi kabul edilmezse ceza yarı oranında indirilir.
  • Kamu görevlisinin, yargı görevi yapan, hakem, bilirkişi gibi özel görevlerde bulunması halinde ceza arttırılır.

Etkin Pişmanlık:

Rüşvet suçunda, etkin pişmanlık hükümleri uygulanabilir. Eğer rüşvet konusu menfaat, soruşturma başlamadan önce yetkili makamlara teslim edilirse, cezaya hükmolunmaz. Aynı şekilde rüşvet anlaşmasını bildiren kişi de cezadan kurtulabilir.

🏛️ Görevli Mahkeme Ağır Ceza Mahkemesi
👥Mağdur Toplum, devlet,
👤Fail Rüşvet fiilerini işleyen kişi/kişiler
📜 Konu Bir kamu görevlisinin görevine aykırı olarak, işini yapmak veya yapmamak karşılığında doğrudan ya da dolaylı olarak menfaat temin etmesidir
📸 Deliller Yazılı,sesli görsel kanıtlar, tanık, kamera kayıtları, mesajlaşmalar yer alabilir.

4. Denetim Görevinin İhmali

Madde 251

  1. Zimmet veya irtikap suçunun işlenmesine kasten göz yuman denetimle yükümlü kamu görevlisi, işlenen suçun müşterek faili olarak sorumlu tutulur.
  2. Denetim görevini ihmal ederek, zimmet veya irtikap suçunun işlenmesine imkan sağlayan kamu görevlisi, üç aydan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

5. Suçların Tabloda Karşılaştırılması

 

 

ÖRNEK YARGITAY KARARLARI

Ceza Genel Kurulu    2017/124 E.  ,  2020/36 K.

‘’Katılan bankanın Malatya yolu Elazığ şubesinde gişe memuru olarak görev yapan, para çekme ve yatırma yetkileri bulunan sanığın 29.07.2011 tarihinde kasasından 6.000 TL almak, mudi… …’in hesabından 22.09.2011 ve 23.09.2011 tarihlerinde ödeme fişlerine mudi yerine sahte imzalar atarak 1.350 TL ile 1.450 TL, son olarak da 26.09.2011 tarihinde ödeme fişi düzenlemeden 1.500 TL çekmek suretiyle toplam 10.300 TL’yi zimmetine geçirdiği anlaşılan olayda;

Her ne kadar Yerel Mahkemece, sanığın banka müşterisi… … adına ödeme makbuzuna sahte imza atmak suretiyle hileli işlemle eylemini gerçekleştirdiğinden bahisle nitelikli zimmet suçundan mahkûmiyet hükmü kurulmuş ise de Şube Müdürü …’nın banka müfettişince alınan ifadesinde olayın ortaya çıkışının, 03.10.2011 tarihinde sanığın öğle kasası mutabakatında suç konusu olmayan 600 TL noksan oluştuğunun iletilmesinden sonra 26.09.2011 tarihinde kendisine bildirilen eksik fişle ilgili olarak yaptığı inceleme sırasında kamera kayıtlarından mudi… …’in şubede bulunmadığı zamanlarda sanık tarafından mudiye ait hesaptan para çekme işlemlerinin yapıldığını tespit etmesi üzerine… …’le görüşerek ondan aldığı dilekçe ile durumu Teftiş Kurulu Başkanlığına bildirmesi şeklinde gerçekleştiğini anlatması ve sanığın ödeme fişlerine mudi yerine imza atmak suretiyle gerçekleştirdiği işlemleri kontrol etmekle görevli…’nun, … isimli görevlinin izinli olduğu tarihlerde gişe yetkilisi olarak çalıştığını, onun kadar olmasa da denetim mekanizmasını işlettiğini belirtmesi, gişe yetkilisi…’nun ise bahsedilen işlemlerin onay ekranına düşüp düşmediğini hatırlamadığını, gişe görevlisinin ödeme yetkisi içinde kalması sebebiyle kontrol etmemiş olabileceğini, ancak gün sonu fiş kontrolünde ödeme yetkisi içinde kalsa bile örnekleme yöntemiyle imza kontrolü yaptığını ifade etmesi karşısında; ödeme fişleri üzerindeki sahte imzaların aldatıcılık özelliğinin bulunması hâlinde nitelikli zimmet suçunun oluşacağı göz önünde bulundurularak bankadaki mudiye ait hesap kartonetleri getirtilip bu imzalarla, mudi adına sahte atılan ödeme fişlerindeki imzaların karşılaştırılması, aldatıcılık kabiliyetinin bulunup bulunmadığının

Mahkemece tespiti, bu hususta bir karara varılamıyorsa grafoloji uzmanı bilirkişiden görüş sorulduktan sonra her bir işlemin ayrı ayrı nitelikli ve basit zimmet olup olmadığının belirlenmesi ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken, eksik araştırma ile hüküm kurulmasının usul ve kanuna aykırı olduğu kabul edilmelidir..’’

5. Ceza Dairesi         2016/7358 E.  ,  2020/12093 K.

‘’Kabule göre de;TCK’nın 250/3. madde ve fıkrasında düzenlenen hatadan yararlanmak suretiyle irtikap suçunun yasal unsurunun failin zorlayıcı veya ikna edici hiçbir davranışı olmadığı halde herhangi bir sebepten, yani kişinin bilgisizliği, tecrübesizliği veya hatasından yararlanarak menfaat temin etmesi ve mağdurun düştüğü bu hatada sanığın bir etkisinin olmaması gerektiği halde, kamu görevlisi olan sanığın, kendisine başvuran mağdurlara yapacakları işlem karşılığında suça konu paraların kendisine ödenmesi gerektiğini söylemesi karşısında, eylemlerinin ikna suretiyle irtikap suçunu oluşturduğu gözetilmeden suç niteliğinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde kararlar verilmesi,

Kanuna aykırı,…görülmüş olduğundan ….BOZULMASINA …oy birliğiyle karar verildi.’’

5. Ceza Dairesi         2018/1590 E.  ,  2021/3706 K.

’Belirtilen açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; suç tarihinde önleyici hizmetler büro amirliğinde polis memuru olarak görev yapan, durdurduğu şahısların kimlik ve pasaportunu sorma, GBT uygulamasını yapma, yine durdurduğu araçlara ilişkin her türlü evrakı kontrol ederek eksikliklerini tespit etme yetkisi olan, aranan şahıs, suç unsuru ya da araçlarla ilgili eksiklik tespiti durumunda bunlar hakkında ilgili birime bilgi verme yükümlülüğü bulunan sanığın 07/10/2012 tarihinde … plaka sayılı araçta … ile birlikte bulunan Özbekistan uyruklu mağdur …’dan menfaat temin etmesi olayında eyleminin icbar suretiyle irtikap suçunu oluşturduğu kabulünde bir isabetsizlik bulunmamakla birlikte sanığın 02/09/2012 tarihinde durdurduğu … plaka sayılı aracın sürücüsü … ’ın sürücü belgesi olmaması nedeniyle araç ruhsatı ile birlikte araçta bulunan …’nın sürücü belgesinin ibraz edilmesi sonrasında şahıslara belge olmaksızın araç kullanmanın cezası olduğunu söylediği, akabinde …’in cebini kontrol ettiği sırada şahsın sanığa 5 Euro parayı gösterdiği, “bu değersiz, para etmez, aranızda para toplayın, mazot paramız yok” diyen sanığa …’ün yaptığının kanunsuz olduğunu söylemesi üzerine herhangi bir işlem yapmadan adı geçenleri gönderdiği olayda eyleminin rüşvet almaya teşebbüs suçunu oluşturduğu,

Sanığın, 28/08/2012 tarihinde mağdur …’in, 29/08/2012 tarihinde ise …’nın kullandığı 34 plakalı servis araçlarını durdurarak evraklarını kontrol ettikten sonra güzergah izin belgesi bulunmadığı, güzergah dışı taşıma yaptıkları gerekçeleriyle araç belgelerini alıp mağdurları bekletmek ve cezalarının ağır olduğunu, emniyete götürmesi gerektiğini söylemek suretiyle mağdurlardan menfaat temin ettiği,

ayrıca 06/11/2012 tarihinde durdurduğu …plaka sayılı aracın camlarının filmli olması üzerine cezai işlem uygulayacağını söyledikten sonra mağdur …’dan para alarak aracın gitmesine izin verdiği olaylarda ise; mağdur beyanları ve araçların güzergahları da göz önünde tutularak bahse konu araçların tüm ilgili evraklarının temin edilip servis araçlarının gerekli izin ve belgelere sahip olup olmadıkları, güzergah izin belgesi bulundurmalarının zorunlu olup olmadığı, zorunlu ise güzergah dışına çıkıp çıkmadıkları, ayrıca suç tarihi dikkate alınarak … plaka sayılı aracın camlarının filmli olmasının mevzuata aykırılık teşkil edip etmediği hususlarının tespitinden sonra CMK’nin 135. maddesindeki katalog suçlar arasında irtikap suçunun bulunmaması nedeniyle rüşvet suçundan alınan iletişimin tespiti, dinlenmesi ve kayda alınması ile teknik araçlarla izleme kararlarına dayanılarak elde edilen delillerin irtikap suçundan açılan davada bu suçtan mahkumiyet kararı verilmesi durumunda hükme esas alınamayacağı da gözetilerek dosyadaki diğer delillerle birlikte değerlendirme yapılarak her bir olay yönünden suç vasfının belirlenip aynı vasıftaki suçlar yönünden temel cezanın ve zincirleme suç hükümlerinin buna göre takdir ve tayini gerektiği nazara alınmadan, eksik incelemeyle yazılı şekilde hükümler kurulması…’’

5. Ceza Dairesi         2014/4463 E.  ,  2016/4540 K.

‘’….. Dağıtım Anonim Şirketi …. İl Müdürlüğü kaçak takip bölümünde sanık …’in elektrik teknikeri, sanık …’nin ise elektrik teknisyeni olarak görev yaptıkları, 16/08/2011 tarihinde sanıkların karı-koca olan müştekiler … ve ….’in ikamet ettikleri evlerine gittikleri, kaçak elektrik kullandıklarına ilişkin tespitte bulunup cezai işlem uygulayacaklarını, bunun 5.000 TL cezasının olduğunu ancak 3.000 TL vermeleri durumunda konuyu aralarında halledebileceklerini söyledikleri, yapılan konuşmalar sonucunda 1.500 TL ödenmesine razı oldukları ancak gerçekte para verme niyeti olmayan müşteki…’in 1.000 TL bulup verebileceğini söylemesi üzerine sanık …’in cep telefonu numarasını bırakıp parayı temin ettiğinde kendisini aramasını isteyerek evden ayrıldıkları, olayı müteakiben müştekilerin durumu kolluğa bildirdikleri ve bir gün sonra yapılan operasyonda seri numaraları alınmış 700 dolar ve 200 TL’nin eve gelen sanık … tarafından müşteki …’den alınıp diğer sanık …’ün bulunduğu araca bindiği sırada her iki sanığın yakalandığı, araçta yapılan aramada bulunan bir not kağıdından hareketle bir gün öncesinde de sanıkların aynı şekilde müşteki … ile kaçak kullanımla ilgili tutanak düzenlenmemesi için 1.000 TL’ye anlaştıkları ancak sanıkların yakalanması nedeniyle ödemenin henüz gerçekleştirilemediği anlaşılan somut olayda;

Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 30/03/2010 tarih ve 2009/5-167-2010/70 sayılı Kararında da açıklandığı üzere; icbar suretiyle irtikap suçunda mağdurun iradesini baskı altında tutmaya elverişli olmak koşuluyla, doğrudan doğruya veya dolaylı biçimde yapılan her türlü zorlayıcı hareketin icbar kavramına dahil olduğu, manevi cebrin belli bir şiddete ulaşması, ciddi olması, mağdurun baskının etkisinden kolaylıkla kurtulma olanağının bulunmaması gerektiği nazara alındığında sanıkların yasanın öngördüğü anlamda icbar boyutuna varan bir söz ve davranışlarının bulunmadığı, keza dosya kapsamında bulunan tutanaklarda müştekilerin elektriği usulsüz kullandıklarına dair ibarelerin bulunması, müşteki…’ın tevilli ikrarı ve olayın gerçekleşme şekline göre, meşru zeminde bulunmayan müştekilerin kendilerinden istenilen paraların yasal olmadığını bilebilecek durumda oldukları, bu itibarla icbar veya ikna suretiyle irtikap suçunun yasal unsurlarının oluşmadığı, ancak sanıkların müştekiler…. ve …’e karşı görevlerinin gereklerine aykırı olarak yapılması gereken bir işin yapılmaması karşılığında menfaat temin etmeye çalışmaları şeklinde gerçekleştirdikleri eylemlerinin, rüşvet anlaşmasının kurulmadığı nazara alınarak rüşvet almaya teşebbüs, müşteki ….a karşı gerçekleştirdikleri eylemin ise yine yapılması gereken işin yapılmaması karşılığında tamamlanmış anlaşmaya bağlı rüşvet alma suçları kapsamında kaldığı gözetilmeden, suç vasfında yanılgıya düşülerek yazılı şekilde irtikap suçundan mahkumiyet hükümleri kurulması…’’

heykel içeren bir resim Açıklama otomatik olarak orta güvenilirlik düzeyiyle oluşturuldu

 

Yazılı bilgiler güncellenen mevzuatlar çerçevesinde değişebilir, somut olaya göre değerlendirilmesi gereken başkaca koşullar bulunabilir. Değişen koşullar ve davaların kendine özgü durumlarının bulunması sebebiyle hukuki uyuşmazlıklar için profesyonel bir destek alınmasını öneriyoruz. Davanızla ilgili hukuki sürecin yürütülmesi için avukatlık hizmetimize başvurabilirsiniz.

Yazılı bilgiler sebebiyle herhangi bir sorumluluk kabul edilmemektedir.