Ayıplı Mal Ve Tüketicinin Hakları

taşımak, nakletmek, alışveriş arabası, el arabası, at arabası içeren bir resim Açıklama otomatik olarak oluşturulduAyıplı Mal Ve Tüketicinin Hakları

Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 8. maddesi ve devamındaki maddeler, tüketicilerin ayıplı mal almaları durumunda ne gibi haklara sahip olduklarını açıklamaktadır.

Ayıplı mal, kısaca, tüketicinin makul beklentilerini karşılamayan, sözleşmeye uygun olmayan veya belirtilen özelliklere sahip olmayan her türlü mal olarak tanımlanabilir.

Ayıplı mal, tüketiciye teslim edildiğinde taraflarca belirlenmiş örnek veya modele uygun olmayan ya da sahip olması gereken özellikleri taşımayan maldır. Ayrıca, ambalaj, etiket, tanıtma kılavuzu, internet portalı, reklam veya ilanlarda belirtilen özelliklerden bir veya daha fazlasını taşımayan mallar da ayıplı kabul edilir. Tüketicinin makul olarak beklediği faydaları azaltan veya ortadan kaldıran maddi, hukuki ya da ekonomik eksiklikler içeren mallar da bu kapsamdadır.

Bir malın ayıplı sayılabilmesi için;

  • Sözleşmeye uygun olmaması: Malın, satış sözleşmesinde belirtilen özelliklere, örneğe veya modele uygun olmaması.
  • Objektif özelliklerin eksikliği: Malın, türüne göre sahip olması gereken temel özelliklerden yoksun olması.
  • Yanıltıcı bilgiler: Malın ambalajı, etiketleri veya reklamlardaki bilgilerin gerçek durumu yansıtmaması.
  • Muadilleriyle kıyaslandığında yetersiz kalması: Benzer ürünlerin sunduğu faydaları sağlayamaması.
  • Teslimat veya montajda gecikme veya hata: Malın sözleşme süresi içinde teslim edilmemesi veya hatalı montaj edilmesi.

gibi durumlar söz konusu olmalıdır.

Ayıplı Maldan Kim Sorumludur?

Ayıplı maldan öncelikle satıcı sorumludur. Ancak, bazı durumlarda üretici veya ithalatçı da sorumlu tutulabilir. Örneğin, bir ürünün reklamında yer alan yanlış bilgilerden satıcı haberdar değilse, sorumluluk reklamı yapan tarafa ait olabilir.

Teslim tarihinden itibaren altı ay içinde ortaya çıkan ayıpların, teslim tarihinde de var olduğu kabul edilir. Bu durumda ayıplı olmadığını ispat yükü satıcıya aittir.

Alınan Mal Ayıplı Çıkarsa Ne Yapılabilir?

Tüketici, ayıplı bir mal aldığında aşağıdaki hakları kullanabilir:

  • Sözleşmeden dönme: Malı geri vererek ödediği parayı geri isteme.
  • Bedel indirimi: Malı alıkoyarak, ayıp oranında bedelinden indirim isteme.
  • Ücretsiz onarım: Malın, satıcının masrafları karşılamak kaydıyla ücretsiz olarak tamir edilmesini isteme.
  • Ayıpsız misli ile değiştirme: Aynı malın ayıpsız bir örneği ile değiştirilmesini isteme.

AYIPLI MALIN BİLDİRİMİ

TTK 23-1/c ‘’Malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise alıcı iki gün içinde durumu satıcıya ihbar etmelidir. Açıkça belli değilse alıcı malı teslim aldıktan sonra sekiz gün içinde incelemek veya incelettirmekle ve bu inceleme sonucunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa, haklarını korumak için durumu bu süre içinde satıcıya ihbarla yükümlüdür.’’

‘’Maddeye göre, tüketici kendisine sağlanan mal ve hizmetle ilgili ayıplı olup olmama konusunda gerekli muayeneyi (denetimi) yapacak ve bu muayene sonucu, mal ya da hizmetle ilgili saptadığı ayıpları, mal veya hizmetin sağlanmasından itibaren ihbar süreleri içinde, kendisine mal ya da hizmet sağlayan sözleşmenin tarafına bildirecektir.

Bu bildirim (ayıp ihbarı) ödevi ihmal edildiğinde, tüketici, ayıba dayalı yasal haklarını kaybedecektir…Ayıp ihbarının yapılmaması, tüketicinin ifa konusu mal ya da hizmeti, bulunduğu hal üzere kabul ettiği sonucunu doğuracak ve bu yönde gerçekleşen varsayımın aksi, hiçbir suretle kanıtlanamayacaktır.’’(13. Hukuk Dairesi  2017/3545 E. , 2020/2356 K.)

  • 6 Ay Kuralı: Tüketiciye teslim tarihinden itibaren ilk 6 ay içinde ortaya çıkan ayıplar için, ayıbın malın teslim tarihinde de var olduğu kabul edilir. Bu durumda ayıbın teslim tarihinde de var olduğunu ispat yükü satıcıya aittir.
  • 2 Yıl Zamanaşımı: Kanunda veya sözleşmede daha uzun bir süre belirtilmemişse, ayıplı maldan sorumluluk, ayıp daha sonra ortaya çıkmış olsa bile, malın tüketiciye teslim tarihinden itibaren 2 yıllık zamanaşımına tabidir.
  • Konut ve Tatil Amaçlı Taşınmazlar: Bu tür taşınmazlarda zamanaşımı süresi 5 yıl olarak belirlenmiştir.

Tazminat talep edilebilir mi?

Türk Borçlar Kanunu hükümlerine ayıplı mal sebebiyle uğaranan zararların tazmini amacıyla göre tazminat talep edilebilir.

🏛️ Görevli Mahkeme Tüketici Mahkemesi
📜 Konu Satın alınan malda ortaya çıkan ayıp
📸 Deliller Satışa dair kayıtlar, maldaki ayıba ilişkin raporlar, yazılı sesli görsel kanıtlar,yasal sair deliller…

iç mekan, hafif içeren bir resim Açıklama otomatik olarak orta güvenilirlik düzeyiyle oluşturuldu

ÖRNEK YARGITAY KARARLARI

13. Hukuk Dairesi  2014/34356 E.  ,  2015/26506 K.

‘’…Davacı, davalıdan sıfır km olarak satın aldığı aracın şase numarasının bulunmaması nedeniyle zorunlu araç muayenesini yapamadığını, durumu davalıya bildirmesine rağmen çözüm üretilmediğini ve aracın ayıplı olduğunu ileri sürerek; aracın fatura satış bedeli olan 25.370 TL ile 1.500 TL vergi bedelinin davalıdan faizi ile tahsiline ve ödediği bedel kadar maddi ve manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesin talep etmiştir…

Mahkemece davanın kısmen kabulü ile, dava konusu ayıplı aracın davalıya iadesi ile aracın rayiç bedeli olan 17.000 TL’nin iade tarihinden itibaren yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,fazlaya ilişkin taleplerin reddine karar verilmiş, hüküm taraflarca temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının tüm,davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Dava konusu aracın üretim aşamasında araç sağ amortisörü üzerine işlenmesi gereken şasi numarasının bulunmaması nedeniyle davacının yasal araç muayenesini yaptıramadığı ve davacı tarafından bu eksikliğin düzeltilmesine ilişkin davalıya yapılan ihtara rağmen söz konusu imalattan kaynaklı ayıbın giderilmesine yönelik davalı tarafından herhangi bir girişimde bulunulmadığı anlaşılmaktadır. Araç bu haliyle mahkemeninde kabulünde olduğu üzere ayıplıdır ve davacı “0” km olarak aldığı araçta var olan ve kendisinin sebebiyet vermediği bu ayıba katlanmak durumunda değildir.

4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 4. Maddesinin….düzenlemesine yer verilerek, ürünün ayıplı çıkması halinde tüketicinin seçimlik hakları düzenlenmiştir. Bu yasal düzenlemeyle tüketiciye ayıplı mal nedeniyle tanınan seçimlik haklarından biriside ayıplı malın iadesi ve ödenen bedelin tahsilidir.

Tüketici, yasayla kendisine tanınan dört seçimlik hakkından birini tercih etmekte özgürdür. Davacı eldeki davada sözleşmeden dönerek ayıplı ürünün fatura satış bedeli olan 25.370 TL’nin tahsilini istemekte olup, dava konusu ürünün satış bedelinin davacının talebi doğrultusunda iadesine karar verilmesi gerekir. Mahkemece, yukarıda açıklanan ilkeler doğrultusunda değerlendirme yapılarak sonucuna uygun karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde araç muayene tarihindeki rayiç değeri üzerinden hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. SONUÇ: …nedenle kararın davacı yararına BOZULMASINA…karar verildi.’’

11. Hukuk Dairesi      2020/3671 E.  ,  2021/1915 K.

‘’…Davacı vekili, davacının davalı şirket ile 2012 yılından itibaren ticari ilişki içinde olduğunu, davalıdan alınan malın ayıplı çıktığını, aralarındaki sözleşmeyi feshettiklerini ileri sürerek, davacının davalıya borçlu olmadığının tespitini, davalı şirket lehine taşınmaz üzerine konulan ipoteğin kaldırılmasını talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili, davalının bir yıl önce aldığı malın ayıplı olduğunu ileri sürerek borcu ödemekten kaçındığını, Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarına göre ayıbın süresinde bildirilmiş olması ve ayıbın tespit ettirilmiş olması gerektiğini, ayıplı mal itirazını kabul etmediklerini, satılan malların ayıplı olduğuna dair yeterli bilgi ve delilin mevcut olmadığını, davacının kötü niyetli olduğunu belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılamada, mahkemece tanzim ettirilen bilirkişi raporuyla dava konusu sulama borularının standartlara uygun olmadığı, ayıplı olduğunun tespit edildiği, ancak malın iadesi hususunda davacı tarafca keşide edilen … 1. Noterliği’nin 05271 yevmiye nolu ihtarnamesinin 10.06.2014 tarihinde düzenlendiği, dava konusu malın 24.06.2013 tarihinde faturalandırıldığı, TTK’nın 23-1/c maddesinde, “Malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise alıcı iki gün içinde durumu satıcıya ihbar etmelidir. Açıkça belli değilse alıcı malı teslim aldıktan sonra sekiz gün içinde incelemek veya incelettirmekle ve bu inceleme sonucunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa, haklarını korumak için durumu bu süre içinde satıcıya ihbarla yükümlüdür….

Dava, ayıplı mal nedeniyle borçlu olmadığının tespiti ve ipoteğin kaldırılması istemine ilişkindir. Mahkemece TTK’nın 23-1/c maddesi gereğince ayıp ihbarının süresinde yapılmaması nedeniyle davanın reddine karar verilmişse de, bu konuda yeterli inceleme yapılmamıştır.

Mahkemece konusunda uzman bilirkişi aracılığıyla satım konusu plastik boruların ayıplı olup olmadığı, ayıplı ise bu ayıbın açık veya gizli ayıp niteliğinde olup olmadığı tespit ettirilerek, ayıp açıkca belli değilse, gizli ayıp olduğu takdirde, davacının söz konusu gizli ayıbı öğrenme tarihi tespit edildikten sonra, bu ayıbın öğrenildiğinde hemen satıcıya bildirilmesi gerektiğinden TBK m. 223/2 gereğince derhal bildirim yapılıp yapılmadığı tespit edilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı gerekçeyle yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA,…karar verildi.’’

Yazılı bilgiler güncellenen mevzuatlar çerçevesinde değişebilir, somut olaya göre değerlendirilmesi gereken başkaca koşullar bulunabilir. Değişen koşullar ve davaların kendine özgü durumlarının bulunması sebebiyle hukuki uyuşmazlıklar için profesyonel bir destek alınmasını öneriyoruz. Davanızla ilgili hukuki sürecin yürütülmesi için avukatlık hizmetimize başvurabilirsiniz.

Yazılı bilgiler sebebiyle herhangi bir sorumluluk kabul edilmemektedir.